Engoo Blog Eğitim

İngilizce Öğrenmek İçin Neden Motivasyonuna Bel Bağlıyorsun?

İngilizce Öğrenmek İçin Neden Motivasyonuna Bel Bağlıyorsun?

Birçok insanın dil öğrenememek için bir nedeni vardır. Bazı insanlar için "çok yaşlıyım", "çok utangacım" veya "dillerde kötüyüm". Ama bunların hepsi sadece bahane.

Diğer bir yaygın bahane ise "Dil öğrenecek kadar motive değilim". Bugün neden motivasyona güvenemeyeceğinizi açıklayacağız ve bunun yerine gerçekten neye ihtiyacınız olduğunu söyleyeceğiz.

Neden motivasyona güvenemiyorsun?

"Motivasyon", "bir şey yapmak isteme duygusudur". Sahip olmak güzel ama bir dil öğrenmenin anahtarı değil. Çünkü çoğu duygu gibi, motivasyon da gelir ve gider.

Sadece yeni yıl kararlarını düşünün. İnsanlar onları motivasyonları yüksek olduğunda yaparlar. Daha fazla egzersiz yapmaya veya daha erken uyanmaya başlarlar. Ve birkaç hafta sonra motivasyonları düştüğünde bu şeyleri yapmayı bırakırlar. Sonunda, sanki hiç karar vermemişler gibi olur!

Sadece İngilizce öğrenmek için motivasyona güvenirseniz benzer şeyler olacaktır.

  • Bir gün internette ilham verici bir konuşma izleyebilir ve ders çalışmak için motive olabilirsiniz.
  • Ertesi gün, sınıfınızdaki birinin sizden çok daha iyi olduğunu fark ettiğinizde motivasyonunuz düşebilir.
  • Bir noktada motivasyonunuzu tamamen kaybedebilir ve pes edebilirsiniz!

Motivasyonun kötü olduğunu söylemiyoruz. Motive olmuş hissediyorsanız, bu harika! En iyi şekilde yararlanın. Ancak motivasyonu yüksek bir insan değilseniz, İngilizceyi başarılı bir şekilde öğrenmek için motivasyona ihtiyacınız olduğu fikrini yeniden düşünmek daha iyidir.

Bunun yerine, ne zaman motivasyonsuz hissetseniz, motivasyonun sadece bir bonus olduğunu kendinize hatırlatın. Her zaman ona güvenemeyeceğinizi kabul edin ve bunun yerine güvenebileceğiniz bir şeye dönün.

Alışkanlık: motivasyona güvenilir bir alternatif

A habit is something that you do because you are used to doing it. Habits are Alışkanlık, alışkın olduğunuz için yaptığınız bir şeydir. Alışkanlıklar güvenilirdir çünkü onları düşünmezsiniz. Duş almak veya dişlerinizi fırçalamak gibi gününüzün normal bir parçası haline geldiler. Ve ne zaman alışkanlıkla bir şey yapsan, onu yapmaya devam etmek daha kolay hale gelir.

Bilim adamları, alışkanlıkların bu kadar güçlü olduğuna inanıyor, çünkü:

  • Beynimizi iyi hissettiriyorlar, bu yüzden onları yapmaya devam ediyoruz.
  • Beynimizin karar veren kısmında depolanmazlar, bu da neden farkında olmadan alışkanlıklarımızı yaptığımızı açıklar.

In fact, recent research suggests that habits are behind almost half of our actions. Because habits are this powerful, scientists are now using them to help people make positive changes in their lives.

Aslında, son araştırmalar, davranışlarımızda alışkanlıkların neredeyse yarısında olduğunu gösteriyor. Alışkanlıklar bu kadar güçlü olduğu için, bilim adamları artık onları insanların hayatlarında olumlu değişiklikler yapmalarına yardımcı olmak için kullanıyor.

Ayrıca alışkanlık bilimini İngilizce çalışmalarınıza uygulamanın yollarını da bulabilirsiniz. Bu, İngilizce çalışmaya devam etmenizi ve pes etmemenizi sağlayacaktır. İşte başlamanıza yardımcı olacak bazı ipuçları.

1. Uygun hale getirin

Yeni bir alışkanlık başlatmak zordur. Bunu yapmak için 16 ila 254 güne ihtiyacınız var. Bu nedenle, başlangıçta, başlamanız için mümkün olduğunca uygun hale getirdiğinizden emin olun.

Örneğin, evinizden beş dakikalık yürüme mesafesindeyse, bir İngilizce sınıfına otobüsle yarım saat uzaklıktaysa gitmeye devam etme olasılığınız daha yüksektir. Mümkün olduğunda, daha uygun seçeneği seçin. İşte birkaç fikir daha:

  • Uyumadan önce İngilizce okuma alışkanlığı kazanmak istiyorsanız kitaplarınızı yatağınızın yanına koyun.
  • Her gün bir İngilizce haber makalesi okumak istiyorsanız, haber sitesini tarayıcınızın ana sayfası yapın.
  • Her gün bir İngilizce podcast dinlemek istiyorsanız, podcast uygulamanızı telefonunuzun ilk ekranına koyun.

2. Hatırlatıcı ayarlayın

Bir alışkanlık oluşturmaya yeni başladığınızda, bunu yapmayı unutmak kolaydır. Bu yüzden bazı hatırlatmalar yapın. Örneğin:

  • Telefonunuza her gün belirli bir saatte ders çalışmanızı söyleyen hatırlatıcılar ayarlayın.
  • Yapışkan notlara hatırlatıcılar yazın ve buzdolabınıza, banyo aynanıza veya kapınıza yapıştırın.
  • Size İngilizceyi hatırlatan bir resim bulun (örneğin en sevdiğiniz İngilizce TV programının bir resmi) ve bunu bilgisayarınızda veya telefonunuzda arka plan olarak ayarlayın.

Bazı insanlar için telefonlarının veya uygulamalarının dilini İngilizce olarak değiştirmek de bir hatırlatmadır. Ne zaman telefonlarına baksalar, İngilizce öğrenmeleri gerektiğini hatırlıyorlar.

3. Aynı anda veya yerde yapın

Beyniniz bir görevi belirli bir zamana veya yere bağladığında, bir alışkanlığın oluşması daha kolaydır. Bu yüzden, genellikle İngilizce çalışmak için boş zamanınızın olduğu bazı yerleri düşünün. Örneğin:

  • Her sabah işe giderken arabanızda (ya da bineceğiniz otobüste veya trende) İngilizce radyo dinleyebilirsiniz.
  • Her öğleden sonra iş yerindeki dinlenme odasında İngilizce kelime bilgi kartlarınızı inceleyebilirsiniz.
  • Hafta sonları bir kafeye giderseniz, her seferinde okumak için İngilizce derginizi veya kitabınızı getirebilirsiniz.

Ayrıca evinizin bir bölümünü "İngilizce köşeniz" yapabilir ve tüm İngilizce çalışma materyallerinizi oraya koyabilirsiniz. Bu yoldan:

  1. İngilizce öğrenmeyi kolaylaştırıyorsunuz çünkü çalışma materyalleriniz her zaman aynı yerde.
  2. Bu köşeyi her geçtiğinizde ders çalışmanız hatırlatılır.
  3. Beyniniz bu köşeyi İngilizce öğrenme alışkanlıklarınıza bağlar ve bu alışkanlıkları pekiştirir.

4. Zaten sahip olduğunuz alışkanlıkları kullanın

Tamamen yeni bir alışkanlığa başlamak yerine, halihazırda sahip olduğun alışkanlıklarla biraz İngilizce çalışabilirsin. Örneğin:

  • Duşta şarkı söyleme alışkanlığınız varsa, İngilizce şarkılar söyleyin.
  • Her gün koşuya gidiyorsanız, koşarken İngilizce derslerinizin kayıtlarını dinleyin.
  • Her gün bir günlük girişi yazarsanız, her seferinde İngilizce olarak birkaç satır yazmaya başlayabilirsiniz.

5. Esnek olun

Gerçekçi olarak, her gün aynı saatte veya her seferinde aynı miktarda çalışamazsınız. Hayatın yoluna girdiği günler olacak. Bu normaldir, bu yüzden kendinizi kötü hissetmeyin.

Bunun yerine esnek olun. Araştırmalar, esnek bir zihniyetin insanların yeni alışkanlıklar oluşturmasına yardımcı olduğunu gösteriyor. İşte bunu yapmanın bazı yolları.

  1. Minimum çalışma miktarını belirleyin. Örneğin, kendinize yoğun günlerde İngilizce notlarınızı 10 dakika yerine üç dakika gözden geçireceğinizi söyleyin. Veya beş yerine İngilizce üç cümle yazın.
  2. Kendinize her gün tam olarak aynı saatte çalışmamanın sorun olmadığını hatırlatın. O saatte meşgulseniz, o gün daha sonra çalışmak için belirli bir saate karar verin. Hiç ders çalışmamaktan iyidir.

Unutmayın, amaç sürekli İngilizce çalışma alışkanlığı kazanmaktır. Bazı günler, çalışma seansınız idealden daha az olacak, ama en azından yine de çalıştınız!

6. Küçük adımlarla başlayın

Küçük adımlar atarak yeni alışkanlığınıza başladığınızdan emin olun. Bu, her gün başarmak için küçük bir hedef belirlemek anlamına gelir. Örneğin:

  • Günde üç yeni kelime öğrenin.
  • Her gece ders kitabınızın beş sayfası üzerinde çalışın.
  • On dakika boyunca İngilizce haberleri izleyin.

Yalnızca sizin seviyenizde ve programınız için mümkün olan şeyleri yapın. Örneğin, yeni başlayan biri olarak bir roman okumayın veya zamanınız yoksa iki saat boyunca gramer çalışmayın.

Alışkanlık oluştuktan sonra, günlük hedefinizi artırabilirsiniz (örneğin, günde beş kelime daha öğrenin, yarım saat daha İngilizce haber izleyin, vb.). Ancak çok zor görevlerle yeni bir alışkanlık oluşturmaya çalışmayın, çünkü bu sizi yalnızca başarısızlığa götürür.

7. Tadını Çıkarın!

Sevdiğiniz bir şey etrafında inşa ederseniz, yeni bir alışkanlık oluşturmak daha kolaydır. Örneğin, koşmaktan nefret ediyor ama bisiklete binmeyi seviyorsanız, bisiklete binerek spor yapmak daha iyidir.

Aynı şey İngilizce için de geçerli. Kendinizi zaten çalışmaya zorluyorsunuz, bu yüzden en azından cesaretinizi kıracak çalışma yöntemlerinden kaçının. Bunun yerine İngilizcenizle eğlenceli şeyler yapın. Örneğin:

  • İngilizce video oyunları oynayın.
  • Hobilerinize dayalı online topluluklara katılın.
  • Sevdiğiniz konularda Youtube videoları izleyin.

Bonus ipucu: online dersler alın

İngilizce öğrenme alışkanlığınızı geliştirmenin kolay bir yolu, Engoo'da online dersler almaktır.

  • Derslerimiz esnektir: Eğitmenlerimiz 7/24 hizmetinizdedir ve her yerde ders alabilirsiniz, böylece istediğiniz zaman ve istediğiniz yerde öğrenebilirsiniz.
  • Abonelik planlarımız alışkanlık oluşumunu teşvik eder: Her ders yalnızca 25 dakikadır isterseniz her gün düzenli olarak bu dersleri almaya teşvik edilirsiniz.

Artı olarak, derslerimiz eğlencelidir! Herkesle aynı şeyi çalışmak zorunda kaldığınız geleneksel kursların aksine, Engoo'da öğreniminiz üzerinde tam kontrole sahipsiniz.

En sevdiğiniz konular hakkında öğretmenlerle konuşabilir, oyun oynayabilir ve hatta şarkı söyleyebilirsiniz. Buradan kaydolun!